İsrail, Milyonluk Propaganda Oyunu
Gazze'deki kıtlık haberleri tüm dünyayı sarsarken, perde arkasında dijital bir savaş yaşandığı ortaya çıktı. İsrail hükümetinin, halkın gerçeği görmesini engellemek için sosyal medyada milyon dolarlık bir propaganda kampanyası yürüttüğü iddia edildi. Bu kampanya, sadece gazetecileri değil, herkesi şaşkına çevirecek türden. DW yazarı Kathrin Wesolowski'nin liderliğindeki uluslararası bir gazeteci ekibi, İsrail'in 'yalanlar fabrikasını' gün yüzüne çıkardı.
Sanal Gerçekliğe Servet Harcanıyor
Görünüşe göre İsrail, diplomatik ilişkilerini onarmak için Twitter'ı, YouTube'u ve Google'ı adeta satın almış. Araştırmaya göre, son bir yıl içinde bu 'dijital diplomasi' için tam 42 milyon Euro (yaklaşık 49 milyon dolar) harcanmış. Bu paranın asıl amacı, Batı ülkelerindeki kamuoyunu etkilemek ve Gazze'de yaşanan insani krizi yalanlayan bir 'sanal gerçeklik' yaratmak.
İsrail'in YouTube'daki 'İnanılmaz' İddiası
Propaganda kampanyasının en can alıcı noktası ise YouTube videoları. Gazze'de kıtlık olduğu raporunun yayımlandığı gün, İsrail Dışişleri Bakanlığı'nın resmi kanalı, iddiaları yalanlayan videolar yayınlamaya başladı. Bu videolarda, yiyecek dolu pazarlar ve kalabalık restoranlar gösteriliyordu. Adeta bir turizm tanıtım filmi gibi hazırlanan bu içerikler, 'Gazze'de yiyecek var. Aksini iddia etmek bir yalandır' sloganıyla sona eriyordu. Videoların Almanca, İtalyanca ve Lehçe gibi dillerde 18 milyondan fazla izlendiği belirtildi.
'Yalanın Ayakları Yoktur': Çürütülen İddialar
Ancak gazeteciler bu sanal gerçekliğin peşine düştü ve kısa sürede yalanı ortaya çıkardı. Videolardaki restoranların çoğu, gıda kıtlığı nedeniyle sıklıkla kapanıyordu. Gazze'de yaşayanlar, bir kilo şekeri 65 Euro'ya, bir porsiyon waffle'ı ise 25 Euro'ya aldıklarını söylüyordu. Yani evet, yiyecek vardı, ama sadece zenginlerin alabileceği kadar pahalıydı. İsrail'in gösterdiği görüntüler, Gazze'nin bütünü için geçerli değildi. Bazı bölgelerde yiyecek olsa da, insanlar gıda bulmakta ya da alacak para bulmakta zorlanıyordu.
Google'da Bile Hile
Propaganda sadece sosyal medyayla sınırlı kalmamıştı. Google'da 'IPC kıtlık' gibi anahtar kelimeler aratıldığında, sponsorlu içerikler ilk sıralarda çıkıyor ve IPC raporunun yanlış olduğunu iddia eden İsrail hükümetine ait sayfalara yönlendiriyordu. Bu durum, bilgiye ulaşmaya çalışan insanların bile nasıl manipüle edilebileceğini gösteriyordu.
Uzmanlar, İsrail'in uluslararası toplumdan tecrit edilme riskiyle karşı karşıya olduğunu ve bu nedenle Batı kamuoyunun sempatisini kazanmak için bu devasa operasyonu yürüttüğünü belirtiyor. Her iki tarafın da dezenformasyon yaydığını söyleyen analistler, İsrail tarafındaki propaganda çabalarının 'hacim ve ölçek olarak çok daha fazla' olduğu konusunda hemfikir.