• Haberler
  • Yaşam
  • Küresel Vurgunun Bir Parçası Olmayın....Çıtırdatmadan Önce Bir Düşün

Küresel Vurgunun Bir Parçası Olmayın....Çıtırdatmadan Önce Bir Düşün

Sosyal medya platformlarında hızla viral olan yiyecek ve içecek trendleri, göz kamaştırıcı sunumlarının ve lüks imajlarının ardında ciddi çevresel ve toplumsal maliyetleri gizliyor.

DW'den Jeannette Cwienk'in analizine göre, 'Dubai Çikolatası'nın fıstık talebi veya 'Matcha Çayı'nın popülaritesi, üretici ülkelerde suları kurutan ve yerel halkın temel gıdaya erişimini zorlaştıran bir kriz  oluşturuyor.

Dubai Çikolatası Fıstık Talebini Üçe Katladı: 1 Kilo Fıstık İçin 10 Bin Litre Su!

İçindeki kremsi Antep fıstığı dolgusu ve tel kadayıfla lüksün sembolü haline gelen, 100 gramı 7 Euro’dan satılan "Dubai Çikolatası" modası, küresel Antep fıstığı talebinde patlama yarattı. 2024 yılında Avrupa Birliği'nin kabuklu Antep fıstığı ithalatı bir önceki yıla göre üçte bir oranında arttı ve ithalat değeri ilk kez 1 milyar Euro'yu aştı.

Ancak bu talep artışının bedeli çok ağır. Brot für die Welt (Dünya İçin Ekmek) tarım uzmanı Stig Tanzmann'ın uyarısına göre:

"Antep fıstığı, kuraklığa dayanıklı olmasına rağmen, yüksek getiri için sulanıyor. Yani aslında iklime uygun bir ürünü alıp suya bağımlı hale getiriyoruz."

Rakamlar dehşet verici: Bir kilogram Antep fıstığı üretmek için 10 bin litreden fazla su gerekiyor. Bu, kurak bölgelerde ciddi su krizlerini tetikliyor. Uzmanlar ayrıca, bu tür küresel taleplerin, fıstığı tek ürün olarak (monokültür) ekmeye zorlaması nedeniyle aşırı gübre ve pestisit kullanımını artırdığını belirtiyor.

Matcha Çayı Ulaşılmaz Oldu: Fiyatlar Üçe Katlandı!

Yüksek antioksidan ve mineral içeriğiyle "süper gıda" olarak lanse edilen Matcha çayı da benzer bir fahiş fiyat ve bulunabilirlik sorunuyla karşı karşıya. Ocak-Ağustos 2024 döneminde yalnızca Almanya'ya yapılan Matcha ithalatı bir önceki yıla göre yüzde 240 arttı.

Japonya'daki çay satıcıları, artan küresel talep nedeniyle arzın düştüğünü ve fiyatların kontrol edilemez hale geldiğini doğruluyor. Kyoto’da bağımsız çay satıcılığı yapan Yuji Yamakita, "Japonya'da matcha alım fiyatı geçen yıla göre neredeyse üç kat arttı; perakende fiyatlar ise ikiye katlandı. Artık birçok insan matcha içmeyi bıraktı ya da çok daha az tüketiyor" diyerek durumu özetledi.

Kinoa Krizi Tekrarlanıyor: Yerel Halk Temel Gıdasını Alamıyor

Daha önce de "süper gıda" çılgınlığı yaşanan kinoa, bu tür trendlerin toplumsal maliyetini göstermişti. 2013'teki küresel talep patlaması, kinoa'nın anavatanı olan Peru ve Bolivya'da fiyatları öyle artırdı ki, yerel halk kendi temel gıdaları olan kinoayı almakta zorlandı. Artan talebi karşılamak için toprağın dinlenme süresinin yedi yıldan bire indirilmesi ise verimsizliğe, kimyasal kullanımına ve toprağın kalitesinin bozulmasına yol açtı.

Trendler Bittiğinde Geriye Ne Kalacak?

Adil Ticaret ve kalkınma kuruluşları, bu tip geçici trendlerin üreticileri tek bir ürüne bağımlı hale getirmemesi uyarısında bulunuyor. Uzmanlar, üreticilerin yalnızca dünya pazarına değil, aynı zamanda yerel pazara da üretim yapması ve monokültürden uzak durarak ürün çeşitliliğine yönelmesi gerektiğini vurguluyor.

Bu çarpıcı analiz, biz esnaflara ve tüketicilere şunu gösteriyor: Sosyal medyanın dayattığı anlık popülerlikler, ne çevreye ne de üreticiye uzun vadeli bir refah getiriyor; aksine, sürdürülebilirliğe ağır bir bedel ödetiyor.

Bakmadan Geçme

Esnaf Haber TV - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!
WhatsApp İhbar Hattı
0538 483 25 53
ÇEKİN, GÖNDERİN, YAYINLAYALIM!