• Haberler
  • Yaşam
  • Numan Kurtulmuş Yapılan İftiraya Yedi Ceddi ile Cevap verdi

Numan Kurtulmuş Yapılan İftiraya Yedi Ceddi ile Cevap verdi

Kurtulmuş'un, bu pervasızlığa karşı verdiği 'Ben yedi ceddi ortada olan bir adamım... Bu söylenen söz, en hafif tabirle hadsizliktir, terbiyesizliktir!' yanıtı, olayların fitilini ateşledi.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda yaşanan SKANDAL tartışma, siyaset gündemine bomba gibi düştü. İYİ Parti Milletvekili Erhan Usta’nın, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'u hedef alarak sarf ettiği, akıl ve siyasi ahlak sınırlarını zorlayan "Sizin bir PKK sevdanız olduğunu anladık. Abdullah Öcalan’ın Numan Kurtulmuş sevdası nereden geliyor?" sözleri, bir vekilin haddini ne kadar aşabileceğinin göstergesi oldu.

Kurtulmuş’un, bu pervasızlığa karşı verdiği "Ben yedi ceddi ortada olan bir adamım... Bu söylenen söz, en hafif tabirle hadsizliktir, terbiyesizliktir!" yanıtı, olayların fitilini ateşledi.

Esnafhabertv.com editörleri, TBMM Başkanı'nın "yedi ceddim" vurgusunu mercek altına aldı ve siyasi şov peşinde koşanların bilmediği, Kurtulmuş ailesinin Vatan ve Millet uğruna verdiği destansı mücadeleyi gün yüzüne çıkardı! İşte o ailenin, Kurtulmuş soyadını nasıl kazandığına dair tüyler ürpertici gerçekler!

Birinci Perde: Dede Numan Kurtulmuş - 6 Kez Vurulan Kahraman!

Numan Kurtulmuş'un adını taşıdığı dedesi, Binbaşı Numan Kurtulmuş (1887-1932), siyasetçiye atılan iftiranın tam tersi bir yaşam sürmüş, vatan savunmasının sembol isimlerinden biri olarak tarihe geçmiştir.

1905’te Harbiye’den mezun olan Binbaşı Numan Bey, Osmanlı Ordusu’nda Balkan Harbi’nden, Çanakkale’ye, Kafkas Cephesi’nden Sakarya Meydan Muharebesi’ne kadar cepheden cepheye koştu.

  • 7 Aylık Esaret: Balkan Harbi’nde Edirne’nin işgali sırasında Filibe’de tam yedi ay esir kaldı.
  • 6 Kez Vurulup Ölümden Döndü: Çamurlu, Sanamir, Kop Dağı, Romanya Cephesi ve Sakarya Meydan Muharebesi'nde olmak üzere tam altı kez cephede yaralandı!
  • SOYADI KANUNUNDA ÖZEL İSİM: Milli Mücadele'de farklı cephelerde defalarca yaralanıp ölümden kurtulması sebebiyle, 1935’te yürürlüğe giren kanunla kendisine bizzat "KURTULMUŞ" soyadı verildi!

Yani, "Öcalan sevdası" iftirası atılan ailenin dedesi, bu topraklar için defalarca canını ortaya koymuş, soyadını kanıyla yazmış bir kahramandır!

Numan Kurtulmuş Yapılan İftiraya Yedi Ceddi ile Cevap verdi

İkinci Perde: Ağır Yaralı Binbaşının Mirası – Âmentü Şerhi

Bu kahraman Binbaşı Numan Kurtulmuş aynı zamanda, İslami ilimler alanında da büyük bir iz bırakmıştır. Latin harfleriyle basılan ilk İslami ilmihal kitaplarından olan 'Âmentü Şerhi' eserini kaleme almıştır.

Bu eser, medreselerin kapatıldığı, dinî kitapların bulunmasının zor olduğu bir dönemde halkın iman ihtiyacına cevap veren, en çok yayımlanan dinî eserlerden biri olmuştur. Hatta, merhum Başbakan Necmettin Erbakan'ın bile çocukluğunda Fatih'te Numan Kurtulmuş’tan kaide dersleri aldığı kulislerde konuşulur!

Vatanseverlik ve ilim, bu ailenin "yedi ceddi"nin üzerine inşa edildiği iki temel direk olmuştur.

Numan Kurtulmuş Yapılan İftiraya Yedi Ceddi ile Cevap verdi

Üçüncü Perde: Baba İsmail Niyazi Kurtulmuş - İmam Hatiplerin Bilinmeyen Kurucusu!

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un babası, Dr. İsmail Niyazi Kurtulmuş ise, dava adamlığının ve diğerkamlığın en büyük örneğidir. İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunu olan İsmail Niyazi Bey, Fatih'te serbest hekimlik yaparken, babasının "Mesleğini Allah rızası için ifa et ve Perşembe günleri ücretsiz olarak hastalarına bak" vasiyetini son nefesine kadar titizlikle yerine getirmiştir.

Ancak asıl destanı, İlim Yayma Cemiyeti’ndeki fedakarlığıdır:

  • İmam Hatiplere Can Suyu: 1951'de kurulan ve İmam Hatip Okullarının maddi yükünü çeken İlim Yayma Cemiyeti’nin kurucuları arasında yer almasa da, kuruma en çok emek veren isimlerden biridir. Cemiyet için makbuzla deri toplamış, hayır işleri için esnaf gezmiştir.
  • Doktorun Vasiyeti: Fakir öğrencileri muayene etmekle kalmaz, onlara ilaç verir, üstüne bir de ceplerine harçlık koyardı! Yüzlerce öğrenciye burs vererek onların zorluk çekmemesi için kendi kazancını harcamıştır.
  • 51 YAŞINDA İMAM HATİP MEZUNU: İmam hatiplere destek verirken, "Biz sürekli başkalarının çocuklarını teşvik ediyoruz ama biz neden İmam Hatip’ten mezun değiliz?" diyerek 51 yaşında İmam Hatip Lisesi diploması almak için gece gündüz çalışmış, "Ahirette imam hatiplilerle birlikte haşrolunmak istiyorum" demiştir.
  • İsmail  Niyai Kurutulmuş abisi Rami Kurtulmuş savcı  diğer abisi Hilmi Kurtulmuş ise  dönemin en önemli mütefekkirleri olan Necip Fazıl Kısakürek ve Sezai Karakoç gibi isimlerin eserlerini basan Fatih Yayınevi Matbaası'nın başındaydı. !

İYİ Partili vekilin siyasi şov uğruna yaptığı bu hadsiz itham, Kurtulmuş ailesinin bu ülkeye yaptığı büyük hizmetlerin yanında bir hiçtir. "Yedi ceddi ortada" sözünün ardında, cephelerde altı kez yaralanan bir kahraman dede ve ömrünü ilme, hayra ve İmam Hatiplere adamış bir baba figürü yatmaktadır. Siyaset, bu ailenin fedakarlık ve vatan sevgisi dolu geçmişinden utanmalıdır!

Şimdi soruyoruz: Bu ailenin sicili ortada iken  sırf siyasi saldırı adına bu saldırının altında ne yatıyor?

Ne Olmuştu ? 

kandal, Meclis, KDK ve Sayıştay bütçelerinin görüşüldüğü kritik toplantıda patlak verdi. İYİ Partili Erhan Usta, bütçe üzerinden söz alırken, konuyu bir anda Meclis Başkanı Kurtulmuş'un önceki dönemde yürüttüğü çalışmalara getirdi.

Usta'nın, Kurtulmuş'u hedef alarak sarf ettiği şu cümleler tansiyonu zirveye taşıdı:

"Sizin bir PKK sevdanız olduğunu anladık. Benim anlamadığım şey şu, Abdullah Öcalan'ın Numan Kurtulmuş sevdası nereden geliyor?"

Bu ağır ve pervasız sözler salonda adeta şok etkisi yarattı!

Kurtulmuş: Hadsizlik Terbiyesizlik

Komisyon Başkanı Mehmet Muş, Usta'yı derhal uyararak, "Bu ifade yanlış oldu, buraya yakışmadı," dese de, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş büyük bir öfkeyle kürsüye yürüdü.

Tüm siyasi hayatı göz önünde olan ve devlette önemli görevler üstlenmiş Kurtulmuş, kendisine yapılan bu haksız ithamı kabul etmediğini, sesini yükselterek net bir şekilde ortaya koydu:

"Ben yedi ceddi ortada olan bir adamım... Bu söylenen söz, beni rencide etmenin çok ötesinde çok ağır bir hakaret olarak kabul ediyorum. Ağır ve yaralayıcı söz kapsamının çok üstünde bir HADSİZLİKTİR!"

Siyasi şov yapmakla suçladığı Usta'ya seslenen Kurtulmuş, "Ben PKK sempatizanı, sevdalısı falan değilim... Bu yaptığınız siyasi şovu da böyle basit numaralarla sürdürmeyin," diyerek sert bir dille karşılık verdi.

Kurtulmuş Salonu Terk Etti

Kurtulmuş, konuşmasının sonunda, "Bu arkadaşımız bu salonda, bu söylediği sözlerden vazgeçtiğini açıkça ortaya koymalıdır. ... Böylesine açık fikirlerini 40 senelik siyasi hayatı boyunca dile getirmiş olan bir adama bu lafı söylemek en hafif tabiriyle hadsizliktir, haksızlıktır, TERBİYESİZLİKTİR. Ben bu salondan kalkıyorum," dedi ve büyük bir protesto ile Komisyon salonunu terk etti.

 

Bakmadan Geçme

Esnaf Haber TV - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!
WhatsApp İhbar Hattı
0538 483 25 53
ÇEKİN, GÖNDERİN, YAYINLAYALIM!